Faker ne demek türkçe?
bir sahtekar! Elmyr gerçek bir sahtekar. Elmyr gerçek bir sahtekar.
Pofidik ne demek İngilizce?
“pofuduk” teriminin İngilizce-Türkçe Sözlükte anlamları: 3 sonuç Fluffy s.
Fınd türkçe ne demek?
Türkçe-İngilizce sözlükte aramak için tıklayabilirsiniz. (F). (I). Bulmak, keşfetmek; anlamak, sezmek; ulaştırmak; aramak; ulaşmak, erişmek; (I). İcat, bulunmuş şey, bulmak, keşif. Anlatılacak ifadeyi bulmak; kendini göstermek.
Offended ne demek?
İng. hakaret edilmiş, aşağılanmış, hakarete uğramış. içerlemek. şakayı ciddiye almak, ciddiye alınmak.
Fake you ne demek küfür olarak?
“Fuck you” teriminin İngilizce-Türkçe sözlükteki anlamı “Fuck you!”‘dur. fuck you! fuck you!
Foul ne demek TDK?
kötü {sıfat} kirli {sıfat} pis {sıfat} yozlaşmış {sıfat} iğrenç {sıfat}
Penin ingilizcesi ne demek?
PENİS | İngilizce-Türkçe sözlük – Cambridge Sözlüğü.
Kataforez ingilizcesi nedir?
“Kataforez” teriminin İngilizce-Türkçe Sözlükte anlamları: 2 sonuç Kataforez i. Kataforez i.
Parfe ingilizce ne demek?
“Parfait” teriminin İngilizce-Türkçe Sözlükte anlamları: 1 sonuç: Parfait n.
Findy nedir?
Find My Kids, çocuk güvenliği ve ebeveyn kontrolü için tasarlanmış bir aile GPS takip ve konum uygulamasıdır.
Trace etmek nedir?
Tureng – trace – Türkçe İngilizce sözlük. Geçmişi gizle Geçmiş detayları Geçmişi temizle Geçmiş: trace.
Mean difference ne demek?
Geçmişi Gizle Geçmiş Ayrıntıları Geçmişi Temizle Geçmiş: ortalama fark.
Charmed ne demek?
Sıfat büyülenmiş, hayran kalmış, büyüsüne kapılmış.
Awful ne?
Korkunç (sıfat) Eş anlamlıları Bu kelimeler; Çok kötü, korkunç şeyleri tanımlamak için kullanılabilir.
Dömisek ingilizce ne demek?
“dömisek” teriminin İngilizce-Türkçe Sözlükte anlamları: 1 sonuç orta kuru s.
Fake ne anlama gelir?
sahte {sıfat} sahte {sıfat}
Fake atmak ne demek türkçe?
Travian jargonunda tek bir askerle saldırı başlatmak anlamına gelir.
Faker kaç kazanıyor?
Faker (Oyuncu)FakerTakımSK Telecom T1RolOrta KoridorOyunlarLeague of LegendsKazanılan para $896,5969 daha fazla satır
Fake gibi ne demek?
(s)., (f)., (i). sahte, suni, uydurulmuş; şarlatan; (F). uydurmak; (I). sahte şey, taklit. kalpazan (i). sahtekâr, dolandırıcı, yalancı; seyyar satıcı.